Foça Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Canan Limnili, kadın meclisi tarafından düzenlenen basın açıklamasında konuştu. Foça Demokrasi meydanında yapılan basın açıklanmasına katılım yükseti.
Canan Limnili "Bir kadın isterse her zorluğun üstesinden gelebilir. Yaşadığımız bu kötü gidişatı ancak ve ancak eğitim ile aşabileceğini " ifade etti.
SEÇME VE SEÇİLME HAKKIMIZI KAZANDIK
"Tüm dünya’da kadınların önce anma, sonrasında da geçmişten günümüze kazandıkları hakları kutlama ile geçirdikleri birgün 8 Mart.
1857 yılında, şimdi elde ettiğimiz hakların ilk adımını atan ve bu uğurda hayatlarını kaybeden 129 kadını anıyoruz bugün. Onlar, hayatları pahasına ilk adımı attı ve o günden bu güne tüm dünyada kadınlar haklarını aramak için mücadelelerine devam etti.
Biz şanslı bir millettik. Atamızın ileri görüşlülüğü sayesinde birçok milletin kadınlarından önce 1934 yılında SEÇME VE SEÇİLME HAKKIMIZI kazandık.
Günümüzde hak arayışlarımıza halen devam etmekteyiz. İstanbul Sözleşmesine yeniden dahil olmak, bunların içinde en önemlisi.
KADIN CİNAYETLERİ
Son yıllarda gittikçe artan KADIN CİNAYETLERİ, ve kadını ikinci sınıf vatandaş yerine koyan zihniyet herkesi derinden üzen bir konu. Ama şu da bir gerçek ki kanunlar ne kadar ağırlaştırılırsa ağırlaştırırsın eğitim seviyesi yükselmedikten sonra herşey boş. Yaşadığımız bu kötü gidişatı ancak ve ancak eğitim ile aşabiliriz.
Bu konuda en büyük görev yine güçlü kadınlarımıza düşmektedir. Çünkü bir kadın isterse her zorluğun üstesinden gelebilir.
HERKES KAPISININ ÖNÜNÜ SÜPÜRSE TÜM MAHALLE TERTEMİZ OLUR
Bir söz vardır: HERKES KAPISININ ÖNÜNÜ SÜPÜRSE TÜM MAHALLE TERTEMİZ OLUR. İşte yapmamız gereken tam da budur.
YERELDE eğitimli kadınların öncülüğünde projeler hazırlamalı, kadınlarımızın eğitim seviyelerini arttırmalı, onlara balık tutmayı öğretmeliyiz. Öğretmeliyiz ki kendi ayakları üzerine sağlam basabilsinler, kimseye muhtaç olmasınlar ve çocuklarını en iyi şekilde yetiştirebilsinler.
Özellikle de kız çocuklarını okutmalı, erkek çocuklarına kadına saygı duymayı öğretmeliyiz. İşte o zaman ne kadına şiddet kalır, ne cinsel istismar ne de çocuk gelinler. Bu uzun bir süreç ama sabırlı ve güçlü olursak inanın başarılı olabiliriz.
Mücevher gibidir bir kadının gözyaşları. Onlar damladıkça sizin değeriniz düşer…
Sözlerime son verirken, tekrardan siz güçlü, emekçi kadınların gününü kutlarım.Sevgiyle, saygıyla kalın."
Canan Limnili "Bir kadın isterse her zorluğun üstesinden gelebilir. Yaşadığımız bu kötü gidişatı ancak ve ancak eğitim ile aşabileceğini " ifade etti.
SEÇME VE SEÇİLME HAKKIMIZI KAZANDIK
"Tüm dünya’da kadınların önce anma, sonrasında da geçmişten günümüze kazandıkları hakları kutlama ile geçirdikleri birgün 8 Mart.
1857 yılında, şimdi elde ettiğimiz hakların ilk adımını atan ve bu uğurda hayatlarını kaybeden 129 kadını anıyoruz bugün. Onlar, hayatları pahasına ilk adımı attı ve o günden bu güne tüm dünyada kadınlar haklarını aramak için mücadelelerine devam etti.
Biz şanslı bir millettik. Atamızın ileri görüşlülüğü sayesinde birçok milletin kadınlarından önce 1934 yılında SEÇME VE SEÇİLME HAKKIMIZI kazandık.
Günümüzde hak arayışlarımıza halen devam etmekteyiz. İstanbul Sözleşmesine yeniden dahil olmak, bunların içinde en önemlisi.
KADIN CİNAYETLERİ
Son yıllarda gittikçe artan KADIN CİNAYETLERİ, ve kadını ikinci sınıf vatandaş yerine koyan zihniyet herkesi derinden üzen bir konu. Ama şu da bir gerçek ki kanunlar ne kadar ağırlaştırılırsa ağırlaştırırsın eğitim seviyesi yükselmedikten sonra herşey boş. Yaşadığımız bu kötü gidişatı ancak ve ancak eğitim ile aşabiliriz.
Bu konuda en büyük görev yine güçlü kadınlarımıza düşmektedir. Çünkü bir kadın isterse her zorluğun üstesinden gelebilir.
HERKES KAPISININ ÖNÜNÜ SÜPÜRSE TÜM MAHALLE TERTEMİZ OLUR
Bir söz vardır: HERKES KAPISININ ÖNÜNÜ SÜPÜRSE TÜM MAHALLE TERTEMİZ OLUR. İşte yapmamız gereken tam da budur.
YERELDE eğitimli kadınların öncülüğünde projeler hazırlamalı, kadınlarımızın eğitim seviyelerini arttırmalı, onlara balık tutmayı öğretmeliyiz. Öğretmeliyiz ki kendi ayakları üzerine sağlam basabilsinler, kimseye muhtaç olmasınlar ve çocuklarını en iyi şekilde yetiştirebilsinler.
Özellikle de kız çocuklarını okutmalı, erkek çocuklarına kadına saygı duymayı öğretmeliyiz. İşte o zaman ne kadına şiddet kalır, ne cinsel istismar ne de çocuk gelinler. Bu uzun bir süreç ama sabırlı ve güçlü olursak inanın başarılı olabiliriz.
Mücevher gibidir bir kadının gözyaşları. Onlar damladıkça sizin değeriniz düşer…
Sözlerime son verirken, tekrardan siz güçlü, emekçi kadınların gününü kutlarım.Sevgiyle, saygıyla kalın."
